Ceza Muhakemesinde Basit Yargılama
ISBN: 9786258153392 2022 1. Baskı Ceza Hukuku İsmail Şahin Adalet Yayınevi

Günümüzde suç sayısı ve çeşitliliğindeki artışın oluşturduğu iş yükü, ceza adaletinin makul sürede sağlanmasını zorlaştırmakta ve etkinliğini azaltmaktadır. Ceza siyasetine dair normlar ve ceza adalet sisteminde gerçekleştirilen reformlarla bu olumsuzlukla mücadele edilmektedir. Son dönemde öne çıkan reformlarından biri de basit nitelikte kabul edilen suçlara dair ceza muhakemesinin, temel güvenceler ihlal edilmeksizin en az emek ve zaman harcanarak neticelendirilmesi amacıyla, klasik muhakeme süreçlerine dair belirli aşamaların atlanması veya sürelerin kısaltılması gibi yöntemlerle oluşturulan özel yargılama usullerinin benimsenmesidir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin R (87) 18 sayılı kararında da tavsiye olunan bu özel usullerin mukayeseli hukukta pek çok ülke tarafından farklı isim ve içeriklerle kabul edildiği görülmektedir. Ülkemizde anılan kapsamda, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’la 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 251 ve 252. maddeleri yeniden düzenlenmiş ve “basit yargılama usulü” adıyla yeni bir özel yargılama usulü benimsenmiştir. Basit nitelikte kabul edilen suçlarda duruşmadan feragat edilerek bu suçlara ayrılan emek ve zamanın azaltılması ile mahkemelerin iş yükünün hafifletilmesinin hedeflendiği bu usul, mülga 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda düzenlenen sulh ceza hâkiminin ceza kararnamesine dair hükümlerle de benzerlik göstermektedir. Kovuşturma evresine özgü, klasik yargılamaya alternatif, sanık ve katılanın zımni muvafakatine dayalı, mahkemenin takdiriyle uygulanan, istisnai nitelikte bir özel ceza yargılaması olan basit yargılama usulünün uygulamada pek çok yargı kararına konu olduğu, hakkında telif olunan eserlerde müesseseye dair bazı hususlarda fikir ayrılıklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Takdim olunan bu eserde, basit yargılama usulü; kavram, hukuki nitelik, amaç, mukayeseli hukuk örnekleri, tarihi gelişim, uygulanma şartları ve biçimi, bu usulle verilen karara itiraz, benzer kurumlarla olan ilişkisi, adil yargılanma hakkı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında geliştirilen ölçütler karşısındaki durumu ve zaman bakımından uygulanması temel başlıklarıyla detaylı olarak incelenmiş ve bu yeni usule dair sorunlar tespit edilerek çözüm önerileri sunulmuştur.