İsimsiz Sözleşmelerin Geçerliliği, Yorumu Ve Boşluklarının Tamamlanması – Borçlar Hukuku Monografileri –
ISBN: 9789750280894 2022 1. Baskı Debt Law Feyzanur Soylu Seçkin Yayıncılık

Taraflar, karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanları ve borçlar hukukuna hakim olan sözleşme özgürlüğü ilkesi çerçevesinde diledikleri gibi sözleşme akdedebilmektedirler. Bu sözleşmeler, gerek doktrinde gerekse kanunda çeşitli şekillerde sınıflandırılmışlardır. Bu sınıflandırmalardan biri de sözleşmelerin kanunlarda düzenlenip düzenlenmemelerine göre yapılan sınıflandırma olup, burada karşımıza isimli sözleşmeler ve isimsiz sözleşmeler ayırımı çıkmaktadır. İsimli sözleşmeler kanunlarda esaslı unsurları yeterince ayrıntılı olarak düzenlenen sözleşmeler olup, isimsiz sözleşmeler ise kanunlarda hiç veya yeterince ayrıntılı olarak düzenlenmemiş sözleşmelerdir. Gelişen-değişen ekonomik-ticari hayatın yanında, borçlar hukukuna hakim olan sözleşme özgürlüğü ilkesinin de etkisi ile isimsiz sözleşmeler günümüzde oldukça yaygın şekilde kullanılan sözleşme çeşidi haline gelmiştir. Kanunlarda hiç veya yeterince ayrıntılı düzenlenmeyen bu sözleşmelerin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte bu sözleşmelere uygulanacak hükümler noktasında çıkan uyuşmazlıkların sayısı da gitgide artmaktadır. Zira isimsiz sözleşmelerde yorum gerektiren bir durumun varlığında nasıl hareket edileceği ya da sıkça karşılaşılan bir durum olan sözleşmede boşluk bulunması halinde bu boşluğun nasıl doldurulacağı kanunlarda direkt olarak düzenlenmemiştir. İşte çalışmada; isimsiz sözleşmelerin çeşitleri, çıkabilecek uyuşmazlıklarda sözleşmenin yorumlanmasının nasıl yapılması gerektiği ve sözleşme boşluklarının nasıl doldurulacağı hususları doktrin ve yargı kararları ile aydınlatılmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda öncelikle sözleşme kavramı üzerinde durulmuştur. Daha sonra isimsiz sözleşme kavramı ve isimsiz sözleşme çeşitleri tek tek ele alınmıştır. Ardından isimsiz sözleşmelerde yorum ve boşlukların tamamlanması konuları ele alınmış ve bu konularda isimsiz sözleşmeler açısından genel bir çerçeve oluşturulmaya çalışılmıştır.